Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ocak, 2021 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

BİR HAYAL GERÇEK OLDU

 BİR HAYAL GERÇEK OLDU ✨ Olmaz ya da olmayacak diye bir şey yok. İsteyin. Çok fazla isteyin. Hayal edin. İstediğiniz şeyi olmuş gibi düşleyin. Kapılar bir anda ardına kadar açılmayacak elbette. Zorlayacaksınız. Hatta zorlanacaksınız. Ama o kapı azcık aralanıp süzülen ışığı gördüğünüzde onu takip edin. O sizi hayalinize götürecektir. Hem de başka diğer kapıların kilidini açarak. 'O kadar kolaysa bu söylediklerini sen uygula Handegül' diyebilirsiniz :)  İnanın olmak istediğim yer için hep bu dediklerimi uyguladım. Ve hayal ettiklerimi yaşadım. Ki hala da yaşıyorum. The Secret kitabını ya da filmini duymuşsunuzdur. Okumanızı ya da izlemenizi tavsiye ederim. Bir nevi bu söylediklerime tercüman olacaktır. Tabi benim isteyerek ve düşleyerek bir şeyleri yapma çabam The Secret 'tan da önceydi :) Sizinle kendimden bir örneği paylaşayım: Mahfi Eğilmez adını duymayanınız var mı? Var diyecek çok az kişidir. Ben 11 yıl önce aşina oldum o isme. Lisansım bitti, iş hayatım başladı. Sonra

LVİV

 LV❣V Bir sabah uyandığınızda seyahat etme arzusu oluyor mu sizde de? Sanırım her cumartesi yaşıyorum ben bu heves ve heyecanı. Kendime bir rota çiziyorum. Gideceğim yeri belirlediğimde işte burada uyanmalıyım diyorum.  Yine öyle bir sabaha uyandım. Çok uzağı değil yakınları hayal ettim :) Yol arkadaşlarımı da ikna ettim. Ama tabi ki yola çıkmadan önce beklenmedik aksiliklerle karşılaştık. (MURPHY peşimi asla bırakmaz) Belgrad olan rotamız değişti ve LVİV oldu. İyi de oldu.  Şehir haritası incelendi, gidilecek yerler işaretlendi, kombinler yapıldı, bavullar hazırlandı ve biz yola koyulduk.  Neler mi yaptık ? Hava alanı, döviz, sim kart falan bu ayrıntılara hiç girmiyorum.  Rehbersiz ve tursuz gittiğimiz için İngilizce bilen birini bulmakta çok zorlandık. Ama bir şekilde kendimizi ifade ettik ve otelimize yerleştik. (Uber sonradan aklımıza geldi) İlk ziyaret ettiğimiz yer Lviv Opera Binası.  Neredeyse haftanın her günü bale, opera, tiyatro veya konserlere ev sahipliği yapan Avrupa'n
  SORU(N)LARLA KARŞINIZDAYIM     Ülkelerin en önemli sorunlarından birisi hedefledikleri amaçlara ulaşamamaktır. Bu yüzden sürdürülebilirlik sağlanamıyor. Işte bu sebeple de halk dengeli sosyo-ekonomik hayata sahip olamıyor. Böylece bireylerin kendi içlerindeki bireysel yaşam mücadelesi büyüyüp toplumsal bir soruna dönüşüyor.     Peki ya Türkiye?     Tek bir sorunumuz var diyebilir miyiz? Şu da çözülse artık rahat bir nefes alacağız umudu doğabilir mi içimize?     Inanın iç sesimin verdiği cevaplara ben de kulaklarımı tıkamak istiyorum. Ama maalesef tüm dünyayla birlikte çok zor bir dönemden geçiyoruz. Bizim için bu zor dönemin tek bir artısı var; biz ‘kötünün de kötüsünü’ yaşıyoruz. Birçok ülke 2020’yle birlikte en dibi ya da dibe en yakını daha yeni yeni görüyorken biz zaten boy veriyorduk.     Ve beklenen misafir geldi..     2020 Mart ayında korkulan oldu ve salgın Türkiye’nin de kapısını çaldı. Alınan önlemler sonucu değiştirmedi. Ve en ürkütücü haliyle arta